Gaziantepli ev hanımı D. Ö., internette ünlülerin fotoğraflarını kullanarak hazırlanan sahte yatırım reklamlarının kurbanı oldu. D. Ö., sosyal medyada gördüğü bir yatırım reklamının ardından dolandırıcıların tuzağına düştü. 6 milyon lira kaybeden kadın, yaşadığı süreci detaylarıyla aktardı.
Olay, geçen yıl sosyal medya üzerinden ünlü isimlerin resimlerinin yer aldığı bir yatırım reklamının görülmesiyle başladı. D. Ö., bu reklamı incelemek için internet sitesini ziyaret etti ve ardından telefonla arandı.
D. Ö., kendisini arayan kişinin büyük bir yatırım şirketi olduklarını ve ünlü isimlerin de kendileriyle çalıştığını söylediğini belirtti. Bu güven verici sözler, D. Ö.'nün birikimlerini yatırmasına neden oldu. Önce döviz ve altınlarını yatıran kadın, daha sonra sistemden çıkmak istediğinde büyük bir engelle karşılaştı.
Dolandırıcılar, '100 bin doların altında çıkışa müsaade etmiyoruz' diyerek D. Ö.'yü ikna etmeye çalıştı. Ayrıca, 'Paranı yüz bin dolara tamamlaman halinde devletin verdiği teşvikleri de alabilirsin' şeklinde bir yanıt aldığını ifade etti. Bu sözler, D. Ö.'nün daha fazla yatırım yapmasına yol açtı.
D. Ö., babasından aldığı arsa ve arabayı satarak dolandırıcılara daha fazla para göndermeye başladı. Ayrıca, dolandırıcılara güvenerek kredi çekti. Dolandırıcılar, parasının Avrupa Merkez Bankası'nda olduğunu ve bankaya polis baskını olduğunu söyleyerek D. Ö.'yü daha fazla para göndermeye ikna etti.
Sonuç olarak, D. Ö. toplamda 6 milyon lira dolandırıldı. D. Ö., dolandırıcıların kendisine 'Senin paranı e-döviz olarak göndereyim' dediğini ve 2 bin dolar istediğini belirtti. Bu parayı göndermesine rağmen, 15-20 gün geçmesine rağmen hiçbir şey gelmedi.
D. Ö., dolandırıcıların kendisinden 4 bin dolar avukat parası istediğini ve onu da göndermesi gerektiğini ifade etti. Ancak, bu parayı göndermesinin ardından dolandırıcılarla bir daha iletişim kuramadı. Bu olay, dolandırıcılığın ne kadar yaygın olduğunu ve dikkatli olunması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Bu tür dolandırıcılıklara karşı toplumun bilinçlenmesi ve dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor. D. Ö.'nün yaşadığı bu acı tecrübe, diğer insanlara da ders niteliğinde olmalıdır.